20 Mayıs 2012 Pazar

300 ‘Chelsea’li


 “…Sparta kralı Leonidas, karşılarındaki ordunun dünyanın en büyük ordusu olduğunu biliyordu. O yüzden sayıların önemsizleşmesi için 300 adamıyla dar bir geçidi tuttu. Başarılı da oldu, ta ki hilkat garibesi Ephialtes arkadaki yolu Pers kralı Xerses’e söyleyene kadar…”

Yukarıda kısaca anlattığım “300 Spartalı” filmini herkes izlemiştir. Ancak Chelsea menajeri Di-matteo sanıyorum sadece izlemekle kalmamış. İtalyan hoca bayağı etkisine girmiş, hatta 300 Spartalı’nın mücadelesini şiar edinmiş.

                                                                    * * *

Di Matteo, Bayern Münih, Barcelona fark etmeden hepsine Pers ordusu muamelesi çekiyor.

Tabi oynattığı oyun light beyaz peynir kadar bile tat vermiyor. Futbolu katlediyor bile desem tam yeridir. Oynamayı değil, oynatmamayı, atmayı değil, attırmamayı düşünüyor. Akıllara 2004’te Avrupa şampiyonu olan Yunanistan milli takımını getiriyor.

Ama acımasız bir kural vardır; kazanan daima haklıdır.

Futbol sadece sonuç almaksa, haklısın Di Matteo, ancak sizler de benim gibi buna katılmayanlardansanız siz de haklısınız.

Hali hazırda Messi’yi izleyen, Zidane’ı –Figo’yu görmüş ve en önemlisi Maradona’yı bilen bir nesiliz.  İşte tam da bu sebepten futbolun sadece sonuç almak olmadığını çok iyi biliyoruz sevgili Di Matteo.

Chelsea’li oyuncuların mücadelesine sonsuz tebrikler, Drogba’ya ise bir İlker Yasin tabiriyle çoktan şapkamızı çıkarttık, ama sana gelince Di Matteo lütfen git İtalya’ya Chievo’yu filan çalıştır!

10 Şampiyonlar Ligi de kazansan dirhem değerin yok benim için. Bana kızanlarınız olabilir, “modern futbol bu” diyebilirsiniz. Öyle modern futbol lazım değil. Ben 3 yediğinde 5 atıp kazanan takım seviyorum. Bana aman vurulurum korkusuyla siperinden çıkmayan asker değil, düşman siperlerine “Allah Allah” diye koşanı gerek.

Sparta kralı Leonidas’ın yapacağı başka bir şey yoktu. Di Matteo’nun ise yapması gereken en son şey geriye yaslanmaktı. O zaman soralım; ya Drogba olmasaydı?

Total futbol, modern futbol vb. diye diye futbolu estetikten uzak, kaba saba bir hale getirenler bence dışlanmalı, onlara asla prim verilmemeli, küçük görevlere zorlanmalı!

                                                                     * * *
Son söz:
Pısırık komutanınıza rağmen kazanmasını bildiniz, tekrar tebrikler Chelsea’nin savaşçıları.